Batı Avrupa Üreticiler ve tüketiciler Bu hafta, o Başyazarımız . Metin Tokerin Batı Avrupanın bu- günkü kıt durumunu anlatan yazı- larını sonuncusunu yoruz. Bundan ya, İngiltere ve evvel Fransanın — çe- şitli meselelerini hafif bir tarz- a ve okuyucuların sıkmama ya çalışarak inceleyen Metin Toker bu (o yazısında Batı Avru- palının insanları hakkımda derli toplu bir fikir vermek gayesini gütmektedir. Londrada sabahın erken saatlerinde, şehrin banliyölerinden veya uzakça semtlerinden Başkentin merkezine ge- len yeraltı trenleri çok kalabalık olur Bu trenlerde, başında siyah melon şap- ka bulunan, siyah pardesülü, gömleği- nin yakaları takma, ellerinde bir çan- ta ve bir şemsiye taşıyan kimselere rastlanılır. Bunlar yol boyunca, otur- dukları yerde a ayakta, gazetelerini okurlar. Sayfalar eğilirler ve lerinde kalkarlar, gazetelerini buruştu- AKİS, 5 Şubat 1965 Paris sokaklarında işçiler dünya! Umurlarında mı rup perondaki bir çöp kutusunun içi- ne atarlar, sonra sert, kuvvetli ve hız- lı adımlarla işlerinin başına giderler. adamlar akşam vakti aynı trenlerde yeniden belirirler. Ellerinde bu sefer, geç vakit çıkmış bir öğleden sonra gazetesi vardır. Onu, evlerinin bulunduğu semte tren varıncaya ka- dar aynı dikkatle tetkik ederler. İs- tasyonlarına geldiklerinde onu da bu- ruşturup atarlar. Çok ingilizin. bizim politika dediği- miz işle ilgileri bu kadardır İki tren a- rasında bu ingilizler, meşguliyeti fazla birer üreticidirler. Politika (Ogündelik hayatlarında ancak iki tren yolculuğu boyu yer tutar. Politikanın dalgalan- malarının da bu insanların gündelik hayatları üzerindeki tesiri bundan faz- la değildir. Belki ikinci husus birinci- nin neticesi, belki birinci husus ikin- cinin neticesidir. Gerçek sudur ki sa- dece İngilterede değil, ilerlemiş ve kal- kınmış bütün Batı Avrupada Sokakta- ki Adamın politikayla ilişiği bundan ibarettir. Dertsiz yemek olur mu? Bu, o mleketlerin meseleleri, dert- leri vok değildir. Bir seçim arefe- Batı Almanya hızlı bir faali- yetin içindedir. Bazı kimselere bakılır- sa bu sefer Sosyal Demokratlar hiç bir zaman olmadıkları kadar şanslıdır- lar. Seçimlerden sonraki alman kabi- nesini Willy Brandt'ın kurması bir çok çevreyi şaşırtmayacaktır. İngilteredeki ve İskandinavyadaki sosyalist partne- rin açık dileği budur. Buna mukabil başkaları, siyasi partilerin OBundes- tag'daki temsil nisbetinde fazla deği- şiklik olmayacağı inancındadırlar. Ne olursa olsun Almanya, bir seçim dev- resini bütün özellikleriyle yaşamakta - dır. İngiltere böyle bir devreyi ea ka- patmıştır. Ama bunun ne zaman tek- rar açılacağını kimse ilmen iii İşçilerin pek ufak çoğunluğu kuvvetli ve istikrarlı bir hükümetin işlere el koymasına yetecek midir, yahut bunun aksine, işler işçiler için iyi gidecektir de Başbakan Wilson çoğunluğunu art- tırmak için halkı yakın bir tarihte ye- niden sandık başına çağıracak mıdır? Şimdilik İşçiler (o kendilerini İktidara alıştırma devresindedirler. (o Bir takım "mali itibar" meseleleri hafta önce Londradaki yeni iktidarı düşündürmekteydi. Bugün, bunların bir kısmı halledilmiş dahi bulunsa yolun henüz ilk adımları dahi atılmış değil- dir. Fransa bir başka seçim memleke- tidir. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 13