1 Röportaj Ortalık bir anda karıştı. Akşam gü- neşinin titrek ışıkları altında siyah ile yeşilin beraberce ortaya koydukla- rı bir renk fışkırması oldu. Belden yu- karısı çıplak, kara ve yeşil birtakım adamlar koşuyorlar, batırıyorlardı. Bu, insanüstü bir mücadeleydi. Tabiatla insan arasındaki mücade- lenin en güzel, en modem bir örneği!.. 3299 metre derindikten 50-60 metre yüksekliğe fişkıran petrol, renk renk, oluk oluk, işçilerin üzerine yağıyordu. Meydan birden küçücük bir göl haline geldi. İşçilerin yüzleri seçilmiyordu. Se vinç ve heyecan, onların coşkun sesle- rinde, kollarında ve vücutlarında şe- killenmişti. Hareketleri sert ve mağrur du, bir makine intizamıyla çalışıyor- lardı. Tonlar ağırlığındaki âletlerle işçi lerin fizik gücü bir araya gelmişti. Bir adam. "Ha gayret!" diye haykırıyordu. Olay, geçen haftanın başında. Bat- man bölgesindeki "Çelikli 2" ismi ve- rilen petrol kuyusunun önünde geçti. Burada, bundan bir yıl kadar önce bir istihsal kulesi kurularak faaliyete geç miş; bazen ümitli, bazen ümitsiz, çok yorucu, yoğun bir çalışma yapıl- mış ve nihayet bu ısrarlı, şuurlu ve plânlı çalışmalar hedefine ulaşmıştır. Batmana giden bir AKİS muhabiri, tam kuyunun başına geldiği anda, mut tu bir tesadüf, petrol fışkırmaya baş- ladı ve kuyu bir anda küçük bir pet- rol gölü haline geldi. Fışkıran ve sonra tekrar gökten yağan petrol ile baştan aşağı siyah - yeşile boyanan iş- şilerle mühendislerin çabalan sonucu, 10 dakika gibi kısa bir süre içinde pet- rol kontrol altına alındı ve daha ön- çe döşenmiş bulunan borularla petrol tanklarına bağlandı. etrolden alınan numuneler derhal tahlile gönderildi, kısa bir süre İstikbal içinde anlaşıldı ki bu, evsaf itibarile Türkiyede elde edilen en kaliteli pet- roldür. O gün müdürü, mühendisi, iş- çisi ile bütün Batman arama ve rafi- neri tesisleri (o personeli geç saatlere kadar kuyunun başından ayrılmadılar, gözleri ibrede, petrolün akışını takip ettiler. Alınan sonuçlar, kuyudan, hem de artezyen olarak çalıştırılmak şartile, günde 1290 varil petrol elde edileceğini göstermektedir. Bir varil petrol asga- ri 4 dolar hesabiyle sadece bu kuyudan günde 5 bin, senede I milyon 800 bin dolar -yaklaşık bir hesapla 20 milyon T.L. gelir elde edilebilecektir. Bu so- nuç. Türkiyede geniş petrol rezervleri bulunduğuna inananların ve memle- ketin geleceğini petrolde (görenlerin görüşlerini doğrulayan bir kriter nite- liğindedir. İşin Tarihçesi 1935 yılında Cizre - Harbol bölgesin- de yer üstüne çıkmış olan geniş as- falt rezervlerini (o tesbit eden yabancı jeologlar. Güney Anadolunun zengin bir petrol sahası olması gerektiği ihti- mali üzerinde durmuşlardır. Bunun ü- zerine M.T.A, Basprin - Kerbent yö- resinde ilk arama fâaliyetlerine başla- dı. Bilâhare Batman - Maymune böl- gesinde yapılan aramalarda ise ilk de- fa "petrol-su" ammarelerine rastlandı. Bir petrol sahasının kenarına düşül- müş olması ihtimali dikkate alınarak, sondajlar biraz kuzeye kaydırıldı ve 1948'da "Raman 8" de ilk petrol istih- saline başlandı. O zamanlar bu kuyu- dan günde ancak 20-30 varil civarında petrol alınması rantabilite balkonun- dan tartışma konusu olmuş ve bu hal. çalışmaları aksatmıştı. 1948de ise ge- ne Ramanda açılan ikinci bir kuyudan günde 200 varil petrol elde etmek mümkün oldu. Eski petrolcüler bugün kü modem Batman tesislerine bakarak bir hatıralarını nakletmektedirler. O sıralarda vukua gelen bir sel felâketi münasebetiyle gittiği Adanadan Diyar bakıra geçen İnönü, Ramana gelmiş ve kuyunun başında yapılan testleri tâkip ederken, kuyudan fışkıran pet- rolle tepeden tırnağa boyanmıştı. Et- rafının endişe ve telâşına kulak as- madan, çalışmaları ayni neşe içinde sonuna kadar izleyen İnönü, Ram an- dan ayrılırken, elbisesindeki petrol iz- lerini kıymetli bir hatıra olarak mu- hafaza edeceğini ifade etmiş ve petro- lün değerini, bu dâvaya gönül veren- lerin hizmetini öven bir konuşma yap mıştı. İşte bu tarihten sonradır ki Ra- man bir "Petrol Sahası" kabul edilmiş ve faaliyetlere belirli bir hız verilmiş- tir. Daha sonraları Raman çalışmala- rına paralel olarak oGarzanda da a- raştırmalara başlandı. Ancak burada açılan ve sonuca ulaşması beklenen bir kuyuda, tahlisiye oameliyesi sırasında vukua gelen bir infilâkte 3 kişi ölünce bir moral bozukluğu içinde, Garzanda istihsalden bir süre için vazgeçildi. Bu ara verme, 1951 yılında faaliyet saha- sı tekrar Garzana intikal ettirilinceye kadar devam etti, 1951 de istihsal ye- niden başladı. Böylece M.T.A. tarafın- dan Raman ve Garzanda Keşfedilen ve kısmen inkişaf ettirilen petrol a- rama ve istihsal faaliyetleri, 1955 yı- lında yürürlüğe giren Petrol Kanunu ile T.P.A.O. ya devredildi. 1955 yılından sonra devam eden ça- lışmalara ve bütün gayretlere rağmen. gerek ham petrol istihsalinde ve gerek se 1955 yılında Batmanda kurulan Ra AKİS, 18 ARALIK 1964