YURTTA OLUP BİTENLER irilmiş bulunmaktadır. İşin ilgi çekici yönü, bunlardan birinin, Grupun fi- kirlerini yansıtma durumunda olan Grup Başkan Vekili Fethi Çelikbaş ta- rafından verilmiş, olmasıdır. Alarm çanı İşte CHP Gruplarında beliren bu abı- mın basına da intikali -doğrusu, de- gişildik haberleri basında mübalâğalı şekilde yer almıştır- Hükümetteki de- gişikliği Başbakan Oo İsmet İnönü için, bir emrivaki değilse bile, bir zorunluk haline getirdi. Geçen haftanın ortala- rında toplanan Müşterek Grupta, A- dalet Bakanı Sedat Çumralı için yapı- lan gensoru oylaması, bu değişikliğin hangi şekilde gerçekleştirileceğini orta ya koymak bakımından, son derece ö- nemliydi. Çumralıya oyu veril- a Başkanının inisyatifine kalacaktı Toplantıdan bir gece önce, Grup yö- neticilerine, münasip bir dille, gerekli değişikliklerin yapılacağı, Çumralının oylamada boşuboşuna harcan luluk halinde edilmiş oluyordu. Nitekim, oylamadan tam bir o hafta sonra Çumralı, Kabineden istifa eden İlk Bakan oldu. CHP'nin çatısı üzerinde esmeğe baş uyan "Hükümette değişiklik" havası- nın bir sonucu olarak, geçtiğimiz hafta Başkentte, Başbakan İsmet İnönünün başkanlığında, CHP Merkez Yönetim Kurulu ile Grup Yönetim Kurulları üstüste iki gün toplandılar. Perşembe ve Cuma günleri yapılan bu toplantı- larda, günün bütün aktüel konuları konuşulmakla beraber Ke meri ağırlık merkezini Hükümet bünyesinde yapılması gereken e Lie: teşkil etti Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, Teşkilâttan gelen yakınmalara eği- nerek parti açısından, Grup yönetici- leri de milletvekilleri ve senatörlerin şikâyetlerini dile getirerek kendi açı- larından Hükümeti tenkid ettiler. An- cak bu tenkidterde şahıslardan çok ic- raat hedef tutuluyordu. Bu arada, istis- na olarak, adından bahsedilen tek Ba- kan Ferit Alpiskender oldu. Söz alan bütün yöneticiler, bu, koltuğuna âdeta uhu ile yapıştırılmış Ba kanın mutlaka lim gerektiğinden ahsetti- er. piskenderin Bağımsız bir Bakan değil de âdeta Kabine içinde bir AP temsilcisi gibi icraatta (bulunduğunu, adının çeşitli yolsuzluklara karıştığını söylediler. Bu arada söz alan Coşkun Kırca, vaadedilen reformların gerçekleşmedi- ğini, oysa seçimlerin kazanılmasının veya hiç değilse kaybedilmiş aydın oy- larının tekrar elde edilmesinin bu re- formlara bağlı olduğunu (o söyledi. Bu doğru fikirlerin yanında Feyzioğlu eki- binin bu hârika çocuğunun o tebessüm uyandıran tefsiri, oTurhan Feyzioğlu- nun Başbakan Yardımcısı olduğu devri bir "büyük hamle peryodu", kendi ar- kadaşlarının yer almamış olduğu Üçün- cü İnönü Hükümeti icraatını ise, "su- kut devri" olarak göstermek istemesi Kırcanın Ookonuşmasına ertesi gün cevap veren Suphi Baykam ise üç yıl- lık plân uygulamasının kısa, fakat bü- tün önemli noktalarını içine alan bir panoramasını çizdi. Baykam, meselenin sadece bir Feyzioğlu peryodu veya Ü- çüncü İnönü Hükümeti icraatı ri ğını, eğer bazı hatalar mevcutsa, nun bünyeden gelen aksaklıklar sonucu her devirde görüldüğünü, toplantı se- bebinin bu hatanın hangi devre teka- bül ettiğini oaraştırmaktan çok, bun- ların giderilme çarelerini araştırmak olduğunu söyledi. Bütün bu konuşmalardan sonra "ko- nu dönüp dolaşıp, gene Hükümetteki değişikliğe intikal etti. Bu arada Çan- kayada yapılacak liderler toplantısın- da bir milli koalisyon fikrinin ortaya atılması halinde ne cevap verileceği söz konusu oldu. Feyzioğlucu Coşkun Kırca hariç, bu konuda söz alan bütün yöneticiler, ik- tidarın, müspet veya menfi bütün yön leriyle CHP'ye ait olması Oo gerektiğini İ. Rüştü Aksal - N. Erim - T. Feyzioğlu Düşünen başlar. AKİS, 11 ARALIK 1964