mas, dokunulmazlıkların kaldırılması gibi meselelerin halli bir bakıma Ana Muhalefet partisinin tutumuna bağlı- dır. Şimdilik, CHP nin umudu, çok iyi bir şekilde lanse edilen Süleyman De- mirelin, partisine hakim olacağı yönün dedir. Nitekim, haftanın başlarında ken- disi ile konuşan AKİS yazarına CHP Grup Başkan Vekili Kemali Beyazıt, Süleyman Demirelin AP ye Genel Başkan seçilmesi hakkındaki görüşünü şu sözlerle belirtmiştir: " — Süleyman Demirelin AP Genel Başkanı seçilmesini partilerarası ve ö- zeilikle iki büyük parti arasındaki mü- nasebetlerin iyi bir yola girmesi, me- deni ölçüler içinde demokrasinin geliş- mesi için bir işaret olarak görüyoruz." Beyazıt bu ' ne olduğu yo- lundaki bir soruyu ise: — Süleyman Demireli tanırım. Devlet hayatında bulunmuştur. Kabi- liyetli olduğuna dair fikrim var. Dün- ya görüşüne sahiptir, batı âlemini ya- kından tanır" diyerek cevaplandırmış- tır. Kemali Beyazıt kadar olmamakla beraber, CHP Millet Meclisi Grupu da Demirel hakkında oldukça iyimserdir. Ancak CHP milletvekilleri, oBeyazıtın Demirel hakkında saymış olduğu me- ziyetlerin yanı sıra onda başka özellik- ler de aramakta ve bilhassa Demirelin 27 Mayısa, Atatürk devrimlerine bağlı- lık derecesi üzerinde durmaktadırlar. Zira Grupa göre, her türlü karışıklık bu iki ana prensibin AP tarafından ye- teri kadar benimsenmemesinden doğ- maktadır. Bu konuda bir AKİS'çiyle görüşen CHP Senato Grup Başkan Ve kili Mehmet Hazer, fikrini: — Süleyman Demirelin Atatürk devrimlerine (o bağlılığından (şüphem yok. Ama 27 Mayısı düşünürüm..." di- yerek açıkladı. Hazer, Demirelin seçilmesini kendi açısından değerlendirmekte, şahsi dos tu olan Demireli müteşebbis ve olumlu bulduğunu, ancak başarısının Grupu- na hakim olmasına bağlı olduğunu söy temektedir. Hazere göre Demirel, seçeceği Baş- kan vekillerine göre başarı şansını art- tıracak veya eksiltecektir. Zira yeni AP Benel Başkanı Parlâmento üyesi değildir ve bu yüzden Meclis müzakere terine tesir imkânı zayıftır. Bu görüş, diğer CHP liler tarafından da payla- şılmaktadır. Zira Parlâmentodaki AP grupları aynıdır. Merkez Yönetim Ku- rulunda ise büyük bir değişiklik olma- AKİS, 4 ARALIK 1964 Kemali Beyazıt Oh ne iyi, ne iyi! mıştır. Yâni taslar ve hamamda bir değişiklik (o yoktur. Değişmeyen eski kadroyu ise disipline sokmak, ne kadar kuvvetli şahsiyet sahibi olursa olsun, bir kişinin kolay kolay başarabileceği bir iş değildir. Şimdi AP nin dizginleri ni ele alacak kuvvetli bir ekibe ihtiyaç vardır ve sağduyu sahibi iki (Genel Başkan Vekili ile bunu gerçekleştirmek mümkündür. Hükümet Ağırlık atma zamanı Bu mecmuanın satışa sunulduğu sa- atlerde, CHP Meclis ve Senato BEKLENEN KİTAP Dr. Hüseyin ATAY, İbrahim ATAY ve Mustafa ATAY'ın ha zırladıkları AARAPÇA-TÜRKÇE ÜYÜK LÜGAT çıktı. Fiyatı : 17.5 liradır. Adres: İlahiyat ER Bayram Cad. No: 13 AN P.K. 7 Anafartalar Hacı KARA (Akis: 1373) YURTTA OLUP BİTENLER Grupları müşterek toplantısında son derece önemli beş önerge görüşülecek- tir. Bunlardan Rüştü Özalın önerge- sinde, Hükümet hakkında bir genel görüşme açılması istenmektedir. Aynı zamanda Millet Meclisi Grup Başkan Vekili olan Fethi Çelikbaş ihracat fa- aliyetleri, İlyas Kılıç da Hükümetin genel politikası ohakkında birer genel görüşme önergesi vermişlerdir, — İlyas Kılıçın ayrıca Ulaştırma Bakanı Ferit Alpiskender ve Devlet Bakanı Malik Yolaç hakkında birer sözlü sorusu var- dır. Fahir Giritlioğlu ise, İçişleri Ba- kanı Orhan Öztrak hakkında genel gö rüşme, Adalet Bakanı Sedat Çumralı- hakkında da daha önce bir gensoru 6- nergesi vermiştir. Hâdisenin önemli yönü, görüşme- lerde çıkması pek muhtemel gürültüler den çok, Grupla Hükümet arasındaki münasebetlerin niteliğini aksettirmesi» dir ki, bu münasebet için herhalde "i- yi" terimini kullanmak biraz fazla i- yimserlik olacaktır. Gerçekten, önce CHP içinde başlı- yan huzursuzluk yavaş yavaş Parlâ- mentoya intikal etmiş ve geçtiğimiz yaz başlarında bu, Gruplarda iyice his sedilir hale gelmiştir. Büyük iddialarla ortaya çıkan, fakat sonunda, biraz da dış politika gelişmeleri sonucu, kendi- sinden beklenilenleri veremiyen Reform Hükümetine karşı yöneltilen şimşekle rin başlıcalarını Hükümetin parti teş- kilâtına karşı ilgisizliği ve o icraatın duyurulamaması o hususları teşkil et- mektedir. Ayrıca bazı Bakanların, 6- zellikle Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba kanı Hüdai Oral ile Sanayi Bakanı Muammer Ertenin, başında bulunduk- ları Bakanlıkları yönetecek çapta ol- madıkları, koltuklarına göre biraz u- fak kaldıkları ileri sürülmektedir. Oy sa, genel seçimler arefesinde bir CHP hükümetinin her bakımdan son derece dinamik olması, icraatını geniş halk kitlelerine kabul ettirebilmesi (o gerek- mektedir. Bu ise herşeyden önce de- rin ihtisas ve biraz da tecrübe işidir. Gerek teşkilât ve gerekse Gruplar tarafından tutulmıyan Bakanlardan bi ri İmar ve İskân Bakanı Celâlettin U- zerdir. Gerçi kâğıt üzerinde (oüzerin hem ihtisası ve hem de tecrübesi var- dır ama Gruplara göre bu neşeli Ba- kanın eksikliği ciddiyet yönündendir. Hemen hemen bütün milletvekili ve senatörler, üzeri Bakanlık için biraz fazla "hafif" bulmaktadırlar. Kapının ağzındakiler Oral, Erten, Uzer ve bu arada Güm- rük ve Tekel Bakam Mehmet Yü- 15