11 Şubat 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

11 Şubat 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SİNEMA Ava ve Bogart "Çıplak Ayaklı Kontes" te Kadın denen muamma., İstanbul Çıplak Ayaklı Kontes Joseph L. ankiewicz memleketi- mizde bilhassa "Ankara Casusu - The Five Fingers" filmiyle tanınan bir senarist - rejisördür. 1950 virdiği "Perde Açılıyor - All About Eve" filminde, bir tiyatro dekoru ir cinde, kadın sorusunu araştıran çok güzel bir hiciv vermiş; sevimlilik, kurnazlık, fırsat yaratma ve bunlar- dan istifade etmeyi kadının başlıca vasıfları olarak belirtmişti. Perşembe gecesinden itibaren amra — sine- masında gösterilecek olan "Çıplak A- yaklı Kontes - Barefoot Contessa" i- simli dramla kadın sorusunu yeniden ele alıyor. İspanya'da küçük bir kahvede ça- lışan dansöz, Amerikalı bir filmcilik grubu tarafından keşfedilerek Yeni Dunya ya götürülür. Film prodüktö- rünün fazla, materyalist ve mütehak- kim tavırları karşısında dansöz bir Guney Amerikalı zenginin yanına sı- ğınır. Fakat onda da aradığını bula- mamıştır. Güney Amerikalı şahsiye- tine değil, güzelliğine kıymet — ver- mekte, onu yanında şahane bir man- ken gıbı taşıyıp, gururlanmaktadır İtalya'da ortaya bir Kont çıkar; zen- gindir, yakışıklıdır ve kıbardır Evle- nirler. Fakat ilk gece, Kont erkekli- ğini kaybettiğini itiraf eder. Kısa bir evliliktten sonra, cinsi temayüllerini yenemeyip kendısını aldatan karısını öldürür. Konusunun ana hatları bu olan "Çıplak Ayaklı Kontes"te — Mankie- wicz, bu sefer kadın — dinamizminin 20 esas kaynağını gurur ve cinsiyet ola- rak duşunuyor Çıplak Ayaklı Kon- tesin aşağı tabakadan erkeklerle mü- nasebette bulunmayı tercih etmesi, kadının cinsi bakımdan tabii tema- yüllerin esiri olduğu intihamı bıra- kıyor. Bu, kadının diğer hakim vasfı olan gururla bağdaşamıyacak bir o- laydır. Temponun oldukça hızlı tutulma- dış sahnelere verilen ehemmiyet, bıze kadındaki gurur ve cinsiyet dra- mını yaşatmıyor Filmde kadının han- gi kıyafete girerse girsin asıl şahsi- yetini muhafaza edeceği canlandırı- lacağına kontes olduğu halde ayak- kabı giymekten hoşlanmayan bir dan sözü seyrettirmek tercih edilmiş. Baş rolü Ava Gardner'in oynadıgı düşünülürse, ticari endişeler ön plân- da tutularak, seyircinin hayalindeki uygun bir film meydana tirildiği söylenebilir. Diğer rollerde Humphrey Bogart, Edmond O'Brien ve Marius Goring rejisörün müsaade- si nispetinde muvaffak oluyorlar. Kont'u temsil eden Rossano Brazzi de ise hiçbir fevkaladelik yok Netice olarak denilebilir ki, Jo- seph L. Mankiewicz "Perde Açılıyor" filminde ulaştığı seviyeyi "Çıplak A- yaklı Kontes" ile aşamamış, fakat il- gi ile seyredilen bir film meydana ge- tirmiştir. Harikalar sirki Fransada — yapılan bir ankete göre seyircilerin ancak © 10'u sanat ve D SI sinematografi zevkini min için sinemaya gıderlermış Seyırcılerın diğer kısmını da va Öldürmek, eğlenmek, alışkanlık veya karanlıktan istifade sinemaya çeker- miş. Cecil B. De Mille Türk seyircisi- nin ismini bildiği nadir rejisörlerden- dir. Filmleri, sinemacılık tabiriyle, memleketimizde daima iş yapmıştır. De Mille eski bir kurttur, seyircinin nelerden hoşlandığını bilir onlara görmeleri lâzım geleni degıl görmek istediklerini gösterir. Bu sebeble sa- natseverler tarafından tenkıt edildi- ği halde halk tarafından tutulur. An- layış bakımından gelenekçidir, daima eskiye bağlı kalmıştır. — Filmlerinde yenilik sesli filmlerde ses, renkli filmlerin icadıyla renk olarak teza- hür etmiştir. "Harikalar Sirki - The Greatest Show on Earth" sinemas- koptan evvel yapıldığı — için sadece renklidir. Ama bundan sonra Cecil B. De Mille'in, yeni bir teknik icade- dilinceye kadar bütün filmlerini sine- maskop yapacağını tahmin etmek yersiz sayılmaz. Yeni Melek sinemasında gösteri- lecek olan "Harikalar Sirki" 1953te Sinema Akademisi — mükâfatını ka- zanmıştır. Mükâfat kazanması sine- mayla ilgilenen bütün sanatseverleri şaşırtmışsa da sessiz filmin icadından beri Cecil B. De Mille'in sinema sa- nayiine yaptığı hizmetleri düşünen- ler, bunun ihtiyar üstada bir cemile oldugunu anlamakta gecikmemişler- dir. "Harikalar Sirki"nin en alâka çekici tarafı şüphesiz ki bize dünya- nın en büyük sirklerinden biri olan Ringling Kardeşler, Barnum ve Bai- ley sirkini tanıtmasıdır. James Ste- art'ı da arasına alan kalabalık yıl- dız kadrosunda artık epey unutul- muş olan Dorothy Lamour ve Henry Wilcoxon'a birer son şans verilmiş. Bu çeşit filmlerde, müzikal ve tu- ristik filmlerde olduğu gibi, konu bir maksat değil sadece vesiledir. Bunun için bahse değmez. Sinemaya vakit öldürmek, eglenmek karanlıktan is- tifade etmek için gidenlere "Harika- lar Sirki" tavsiye edilecek bir film- dir. AYIN FİKİR VE SANAT HA- REKETLERİNİ, BİBLİYOG- RAFYASINI VEREN TEK DERGİ EN GÜZEL ŞİİR, HİKAYE VB DENEMELERLE HER ATIN BAŞINDA İSTANBULDA ÇIKAR 120 Sayfa 1 Lira Müracaat: P.K. 914 - İSTANBUL AKİS, 11 ŞUBAT 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: