beş milyon dolar. İngiltereyle Türki- ye birbirleriyle mübadelede bulunduk- ları vakit Türkiyenin ingilterede ta- hakkuk edecek olan beş milyon do- larlık alacağını Amerika Ödemeyi ta- ahhüt ediyordu II — Dolayısiyle yardımlar Bu nevi yardımların da çeşitli şekilleri vardır. Fakat bu muhtelif şekıldekı yardımların hepsinin gayesi Avrupa memleketlerınden yapılacak ıthalatın artırılm Şimdi bu muhtelif şe- killeri ısımlendırelım Bunlar sırasiy- le tiraj hakları, alacaklı başlangıç bakiyesi, kota kredisi ve hususi kay- naklardır. a) Tiraj hakları: edilen şekilde işler. b) Alacaklı başlangıç bakıyesı- Avrupa Tediyeler Birliğine üye her memlekette muayyen marjlar tah- tında tanınan kredi hadleridir. B krediler Avrupa tediyeler Birliğinin hitanımdan 15 sene sonra ödenecek- tir. Faiz haddi © 2 3/4 tür. e) Kota kredileri: Bu nevi kredi- lerin bundan bir evvelkinden farkı bunların Avrupa tediyeler Bırlığı ta- rafından açılmış olmasıdır. d) Hususi kaynaklar: Bu üç çe- şitten gayrı muhtelif yollarla - istik- raz da dahil olmak üzere - temin edi- len dolambaçlı yardımlardır. Şimdiye kadar dolayısiyle yardım şekillerin- den istifade edilen meblâğ 212 milyon dolar civarındadır. Yukarda izah Askeri yardımlar Yukarda — incelemiş olduğumuz yar- killeri sivil yardımlardır. diım şe Halbuki 4 Nisan 1949 da meydana — EMNW ) '&NDKA AKİS, 21 MAYIS 1955 getırılmış olan NATO ile muşterek emniyet müştereken sağlanmak is- tenmiştir. Yani NATO müşterek em- niyeti teessüs ettirmek maksadiyle kurulmuştur, işte NATO gibi teda- füi bir paktın mevcudıyetı de askeri yardımların iki ı bölüm içinde in- celenmesini zarurı kılmaktadır Bun- lardan birincisi askeri — Amerikan yardımı, ıkıncısı NATO memleketle- Türk lirası civarındadır. Türkiye an- cak bunun 750 milyon Türk lirası ka- darım butçesınden ödemektedir. Mü- tebakisi ise Amerika Birleşik Dev- letleri ie NATO memleketleri taraf- larından karşılanmaktadır. Netice Sağlam —bir millif müdafaa düzeni ancak sağlam bir iktisadiyatla mümkundür. Türkiye işgal ettiği yer bakımından can alıcı bir noktadadır. Akdenize inen deniz yolları ile Orta Doğuya varan kara yolları Türkiye- den geçer. Onun için Türkiyenin ik- tisaden kalkınması kendi milli savun- ma sisteminin gücünü artıracağı gi- bi aynı zamanda müşterek emniyet davasına da büyük bır kale teşkıl e- decektir. Bu husu bir için gözden ırak tutulmaması gerekır. Çünkü jeopolitikin bu kadar hayati ehemmiyeti, haiz bir bolgesınde Tür- kiye gibi iktisaden geri kalmış mem- leketler ta ikinci cihan harbinin baş- langıcından beri bu derece devamlı ve milli ekonomilerini de o derece e- zici hiçbir fedakârlıkta bulunmamış- lardır. Netice şuraya varmaktadır: Türkiye daha fazla yardıma muh- taçtır. Çünkü hiçbir NATO memle- keti bır mılyon nüfus başına bir tü- men asker beslememektedir. Çünkü hiçbir memleket bu derece stratejik bir mevkide tehlikeyle hemhudut de- ğildir. Türkiye askeri kalkınma ham- lelerine girişmiştir. Bu hamlelerin se- merelerini vermemesi Turkıye için olduğu kadar hür alem için de büyük bir tehlike teşkil eder. Türkiye yal- nız askeri sahada, harp meydanların- da vecibeleri olan bir memleket de- ğildir. Politik alanda da ağır vecibe- ler altındadır. Balkanlarda — yeniden ıhya edılen Balkan Antantı Türkiye- nin eseridir. Geçen sene Mayıs ayında imzalanan Tu rkiye - Pakistan Paktı ve yeni olarak imzalanan Türkiye - Irak paktı Balkanlardan başlayıp Hindistana kadar uzanan bir emni- yet şerıdı vücuda getirmektedir. Bu şeritler ise doğrudan dogruya Türki- yeye bağlanmaktadır. Onun için ni- met külfete göre olmalıdır. Meselenin hal yolu Sıhhatli olarak kalkınmanın hudu- milli tasarrufla dış yardımla- rın ulaşacağı meblâğda biter. Türki- ye iktisaden gerı kalmış bir memle- ket olduğu için milli tasarrufunun hacmi düşüktür. Çünkü milli gelirden adam başına düşen ferdi gelir sevi- İKTİSADI VE MALI SAHADA yesi düşüktür. Bu durum karşısında Türkiyeye "İktisadi kalkınmanı ken- din tamamla, kurduğun binanın çatı- sını kendin kapa" demek hataların en büyüğünü işlemektir. Asırlar bo- yunca çeşıtlı ihmallere uğramış olan Türl üsü biraz modern çalışma- nın ve dı yardımların tesiriyle müs- bet neticeler elde etmesini bilmiştir. Hür âlem için en isabetli yardım, yardımın tahsis edildiği bolge ile yar- diım yapılacak — topluluğun taşıdığı vasıf birleştirilince müsbet neticeler veren yardımdır. Türkiye son beş al- tı senelik yardım devresinde dış yar- dunlardan ekonomik kalkınması için rasyonel bir tarzda istifade etmiştir. Şüphesiz bazı hatalar yapılmıştır. Fakat esas olan hataların yambaşm- da elde edilenlerin büyük oluşudur. İşte bunun için Turkıyeye ayrılan yardımların bundan böyle daha da artırılması 1cabetmekted1r Sözü İiraya getirmişken demokrasılerde fi- kırlerın tartışıla tartışıla erdiğini, fi- irlerin zaferini beklemek için o fi- kırler etrafında toplanmak gerektiği- ni bıld ek isteriz. Bu arada fikir- lerimi müdafaa ederken ekseriya kullandıgımız bir tabyadan vazgeç- meliyiz. Bu tabya şudur: İhtiyaçları mızın büyüklüğünden, karşılaştıgımız tehlikelerin korkunçluğundan bahset- meyelim. Tam aksine, Türkiyeye yardım yapılacak olursa elde edilecek müsbet neticelerin göz kamaştırıcı olacagından, ekonomısı sağlamlaşa- cağı için Türkiye ilk savunma davasının da en iyi bır şekilde hal yo- luna bağlanacağından bahsedelim. Hukukta, malüm olduğu üzere, dev-